Üç haftadır sürdürmekte olduğum yoğun çalışmalar sonuç verdi ve CMAS tek yıldız dalıcı oldum!
Denizin altına girip dolaşmak, günün birinde oralarda fotoğraf çekmek, huzur bulmak, yıllardır hayal ettiğim bir şeydi. Ama, yine yıllardır, çeşitli engeller, sorunlar, öncelikler, şu-bu fırsat vermedi, suyun hep bu yanında kaldım. Sonunda bu sene, tam da taşınma telaşesi ile üstüste geliyor olsa da, eşimin cesaretlendirmesi ve iteklemesi ile Caddebostan Balıkadamlar Spor Kulübü‘ne (BSK) gittim ve 8 Haziran’da başlayan eğitim programına kaydoldum.
Haftada iki gün (Salı ve Perşembe) akşamları 8-11 arası derslere girip çıktık. Dersler öyle süper eğlenceli olmasa da fena sayılmazdı. Yeni pek çok şey öğrendim, su altında düşünüp test edebileceğim ve zamanla doğal olarak uygulamam gereken pek çok durumla karşılaştım. Sınavlarda oldukça iyiydim, fizikçi olmanın yararı olsa gerek 🙂
Yine iki hafta haftasonları (hem Cumartesi, hem Pazar) sabah saat 8-12 arası BSK’nin havuzunda temel eğitimimizi yürüttük. Hocamız Selim Birsen ve asistanımız Okan Mandev teoriyi pratiğe geçirmemize yardımcı oldular. Grup arkadaşlarım Yusuf, Bahar, Barış ve Sibel de birbirimize destek olmaya çabaladık. Ne yazık ki Sibel Caddebostan etabında takıldı, bir dahaki eğitime katılması gerekecek. Ekibin diğer kısmı geçtiğimiz haftasonu Saros’taydık.
25 Haziran Cuma akşamı kulüpten hareket ettik. Ben son anda yetişebildiğimden (@!?*# trafik) taşıma işine çok dahil olamadım. Şahin Abi’nin kullandığı emektar otobüs 9’da yola çıktı, Tekirdağ’da kısa bir mola ile gece 1’i geçerken Keşan Şapçı Prestige Hotel’deydik. Harika bir işkembe çorbasının ardından kısa bir uyku için odalara çıktık. Benim oda arkadaşım, aynı zamanda grup arkadaşım ve buddy’m de olan Yusuf’tu.
Sabah 7’de kalk, 8’de at bin! 35 dakikalık bir yolculuktan sonra İbrice limanına geldik. İbrice orta boy bir koy, bir balıkçı barınağı, dolayısı ile bir dalgakıranı var. Barınağın dışında daha ufakça bir koy oluşmuş. Dalışlar da burada yapılıyor. Sabah hamallığı tüm ekipmanın kamyondan plaja taşınmasıydı, tamamladık. İlk dalıcı grup biz olacaktık, hızla hazırlandık.
İlk dalış tahminimden daha kolay, zevkli ve sorunsuz gitti. Önce bir sarpa sürüsü, sonra koca bir deniz yıldızı, dönüşte karagözler ve birkaç da iri barbunya gördük. Deniz altı yaşamı açısından en güzel dalışımız bu oldu, bilseydim daha fazla keyfini çıkarırdım.
İki saat kadar dinlenip yeniden daldık, bu sefer (her genç dalıcının başına geldiği gibi 🙂 sephiye sorunları ile cebelleş olduk. Ben BC’mi bolca şişirip boşaltarak soruna çare aradım, sonuç olarak aşağıda havam bitti. Yusuf’tan ahtapotu aldım, ama o durumun tam farkında olmadığından geri almaya çalışıyor 😉 Sonunda durumu anlatabildim de yedeğinde çıktım.
Bu dalış sonrasında kulağım biraz acayip oldu. Tüm sesler uzayın derinliklerinden geliyormuş gibi, bir de kompresörün gürültüsü. sağır gibi dolaştım. Neyse sabaha birşey kalmadı. Dalış sonrası İbrice Balıkçısı‘nda birşeyler atıştırdık. Hamallık, ve Keşan’a geri dönüş. Sınav öncesi biraz Keşan pazarını dolaştım, ama saat geç olduğundan pek birşey kalmamıştı. Sınava girdik, çıktık, yemeğimizi yedik ve “çıtlama”ya gittik. Bunu merak eden Keşan’a gidecek, daha fazla ayrıntı yok 😉
Ertesi gün aynı program: 7 kalk, 8 at bin, hamallık. Ama bugün S boy BC kalmadığından bizim grup beklemede. Okan’dan sephiye ile ilgili tüyoyu aldım bu kez: “Dibe gelince sephiyeyi ayarla, bir daha BC ile oynama” Denedim, baştaki bir kısım hariç (orada Bahar’la otları sürdük resmen) oldukça başarılı olduğumu sanıyorum (ama Selim Hoca tam aynı kanıda değildi 😦 Bu sefer de havam bitti, çıkışta, bu kez Okan’dan iki-üç nefes ödünç almam gerekti.
Çıkınca iki saatimiz vardı, biz de birşeyler yiyelim dedik. Yusuf ile balıklara-ahtapotlara dalmışken Selim Hoca “Haydi!” diye bağırdı. Barbunları nasıl yuttum hatırlamıyorum. Çok korktum, ama ilk denizde kusma deneyimim olmadı şükür ki.
Son dalışta bu kez Barış ile buddy olduk.Oğlan biraz ilginç dalıyor, burgu gibi döne döne gidiyor. Bir ara regülatörümü ağzından çıkaracak diye korktum. Sephiyem daha iyiceydi, yalnızca bir yerde Okan’ın tepemden bastırması gerekti, o da dalgınlıktan oldu sanırım.
Çıktık, toplandık, hamallık, otobüs. Tekirdağ’da Rumeli’de (Şef Rafet’in yeri) köfte. Kulübe geliş, temizlik ve evlere dağılma.
Artık CMAS tek yıldız dalıcıyım. İlk hedefim 17-18 Temmuz Saros, sonra bakacağız. Niyetim 2005’de iki yıldız olabilmek!
Bir Cevap Yazın